Sessiz Çığlık
Celaline aldanıp öfkeni kusmadan
Tarttın mı yüreğini avuçlarında yar?
Sevda mührünü kalbime vurup
Ayrılık zehriyle silecektin de
Neydi zulmün bu cana…
Gözlerinde derin bir okyanus ararken
sessiz ölümmüş ardımdan gelen
Meğer ask ne çabuk sızmış yüreğinden...
Çiğ tütün tadında acı sözlerini
gidişinin resmine ekliyorum
cevapsız mektuplarımı meze yapıp
Anılarını kadeh kadeh içiyorum.
Umutlarım kısır kalsa da yüreğimde
öksüz nefesim gebe olsa da ocağında
Açmam kapını bir daha...
Vicdanın rahatsa yak sigaranı,
bak kirik aynalara
seyret bıraktığın enkazı.
Kızıl kuduz sancısında sayıklarken adını
Nasıl kıvranır yüreğim
Nasıl buğulanır efkarım
Nasıl siner gölgeme acının faturası
Bir anda ak zemheri nasıl düşer zülfe?
Kapat ışıkları yar...
Dağlar, esrarlı sessizliğini yüklerken sırtıma
gece neminde suskunluğumun sızısı başlar
belki duyarsın feryadımı.
Yalın ayak bastığım topraklarda
kanıma susamış kirli taşlar dikilip karşıma
bir bir hesap sorar.
Oysa ki tenimi saran rüzgar,
utanır sükûnetini bozmaya,
utanır da boyun eğer sevdası uğruna.
İşte o zaman,
İçimde alev alev yanan seni
damla damla akıtırım gözlerimden
yeni sevdamın koynuna girer
savrulurum kollarının girdabında
ihanet ediyorum şimdi sana
en sadık en sevdalı askımla
Yalnızlığımla…
Cennet yolunda su olsa
içmem aşkı bir daha…
Süheyla KURNAZ
2007-05-17 00:00:00Tarttın mı yüreğini avuçlarında yar?
Sevda mührünü kalbime vurup
Ayrılık zehriyle silecektin de
Neydi zulmün bu cana…
Gözlerinde derin bir okyanus ararken
sessiz ölümmüş ardımdan gelen
Meğer ask ne çabuk sızmış yüreğinden...
Çiğ tütün tadında acı sözlerini
gidişinin resmine ekliyorum
cevapsız mektuplarımı meze yapıp
Anılarını kadeh kadeh içiyorum.
Umutlarım kısır kalsa da yüreğimde
öksüz nefesim gebe olsa da ocağında
Açmam kapını bir daha...
Vicdanın rahatsa yak sigaranı,
bak kirik aynalara
seyret bıraktığın enkazı.
Kızıl kuduz sancısında sayıklarken adını
Nasıl kıvranır yüreğim
Nasıl buğulanır efkarım
Nasıl siner gölgeme acının faturası
Bir anda ak zemheri nasıl düşer zülfe?
Kapat ışıkları yar...
Dağlar, esrarlı sessizliğini yüklerken sırtıma
gece neminde suskunluğumun sızısı başlar
belki duyarsın feryadımı.
Yalın ayak bastığım topraklarda
kanıma susamış kirli taşlar dikilip karşıma
bir bir hesap sorar.
Oysa ki tenimi saran rüzgar,
utanır sükûnetini bozmaya,
utanır da boyun eğer sevdası uğruna.
İşte o zaman,
İçimde alev alev yanan seni
damla damla akıtırım gözlerimden
yeni sevdamın koynuna girer
savrulurum kollarının girdabında
ihanet ediyorum şimdi sana
en sadık en sevdalı askımla
Yalnızlığımla…
Cennet yolunda su olsa
içmem aşkı bir daha…
Süheyla KURNAZ
Comments